cherkaoui'nin yapıtlarının en önemli özelliklerinden biri bu: mutlaka geniş bir coğrafyadan eski müzikler canlı çalınır, yeri gelir dansçılar şarkı söyler, yeri gelir müzisyenler dansa dahil olurlar.
"myth"in bütün müzikleri de sahne üzerinde canlı icra ediliyor. müziklerin omurgasını patrizia bovi'nin kurduğu yedi kişilik ensemble micrologus topluluğunun icra ettiği şarkılar oluşturuyor. ortaçağ müzikleri konusunda uzman olan italyan topluluk cherkaoui'nin enfes koreografisiyle hemhal olmuş notaları çalıyor, güfteleri seslendiriyorlar.
gösteri esnasında antwerp'teki bourla tiyatrosu'nun fuayesinde ne "myth"e ne de oradaki başka bir etkinliğe dair hiç bir şey satılmıyordu. istanbul'a dönüşümde "myth" üzerine internette araştırma yaparken micrologus'un sitesine ve orada da oyunun müzik albümüne denk geldim. bir heyecanla internetteki müzik sitelerinde albümü aramaya başladım, hiç birinde yoktu. en sonunda fnac.it'te cd fiyatı kadar posta ücreti talep eden bir hesap çıktı karşıma.
italya'ya üç haftalığına giden bir aile dostumuza rica ettim, bir kaç dükkana uğradığı halde hiç birinde bulamadı cd'yi. hiç biri "isterseniz getirtelim" de dememiş.
bunun üzerine gözümü karartıp fnac'a ısmarladım. bir hafta sonra bir e-posta aldım, stoklarında yoktu, on gün sonra gelecekti, gelir gelmez de yollacaklardı. sabırsızlığım artmıştı.
cd nihayet dün elime geçti. dün gece ve bugün "myth" ile yatıp kalktım.
"myth"in cd'sini dinleyince ilk fark ettiğim; gösteri sırasında mükemmel bir eşlik elemanının ötesinde, eserin temel taşlarından biri olan müzik, yine de görselliğin gücü karşısında ikinci planda kalmış olması.
şimdi, sadece müziği dinlerken bir yandan oyundan sahneler tekrar canlanıyor gözümde, ama bundan daha da önemlisi müziğin kendisinin ne kadar ustaca icra edildiğini, parçaların farklı coğrafyalardan seçildiği halde bütüne ne kadar isabetli bir şekilde hizmet ettiklerini ve aslında ister japon ninnisi olsun ister sefarad melodisi isterse de flaman geleneksel şarkısı, hepsinin ortak noktasının içerdikleri ince hüzün, yumuşak melankoli olduğunu fark ediyorum; sidi larbi cherkaoui'nin her eserine nüfuz etmiş yumuşaklık ve hüzün...
"Shining star, you who destroy my heart,
turn on me a new gaze inspired by love,
have pity on him who languishes for you.
Your features are a sweet hope for safety
for him that is reflected in such beauty.
Your mischievous eyes and gracious smile have
the power to give me life,
for they took pity on my wounds.
But later I discover that this same power
is transformed into cruel torment for my soul.
Shining star..."
"lucenta stella", codex vaticano rossi 215, biblioteca apostolica vaticana
"myth" albümü çok güzel hazırlanmış; gösteriden fotoğraflar ve şarkı sözleri ile zenginleştirilmiş. her biri eserin çıkış noktalarını oluşturan latince, ispanyolca, italyanca dinsel ve dindışı şarkılar arasına, ensemble micrologus üyelerinin bestelediği sözsüz müzikler gösterideki sırayla yerleştirilmiş. ayrıca; hırvat, flaman, japon, sefarad, hint ve vietnam kökenli geleneksel şarkılar da dinsel şarkıları dengeleyen diğer bir unsur.
sidi larbi cherkaoui'nin sahne üzerinde yarattığı atmosfer, büyü, dünya ne kadar güçlüyse, bu müzikler de o kadar güçlü ve etkileyici...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder