mimarlık formasyonundan geliyor olmasından dolayı olsa gerek hakan savaş mican'ın yazıp yönettiği oyunun simetrik bir strüktürü var; hem içerik açısından hem de sahneleme.
israilli ana-oğul, türk dede-torun, koro niyetine bir erkek-bir kız. bütün bu simetrinin ekseni ise "duvar"ın çizgisi gibi bir domates bahçesi: sahip olduğu toprakla ilişkisini kesmeye gelen yahudiler, sahip olduğu toprağa bağlanmak/kaybetmemek için gitmeyen türkler. ve bu iki zıt kutupta yeşeren aşk.
mican'ın deyişiyle bir türk ile bir yahudinin berlin'deki karşılaşmaları ancak ve tamamıyla fiktif olabilirdi [hoş, soru-cevapta yanlış anlamadıysam kendisinin şu andaki sevgilisi bir yahudi kızıymış. demek ki o kadar da fiktif olmayabilir].
herhalde bu yüzden, olayın geçtiği mekan bu kadar net tanımlanmışken (berlin), sahne tasarımı olabildiğince soyut, hatta masalsı, "hayali" ele alınmış: ışıltılı, eflatun renginde noel çamları. oyunun başından itibaren tavana tersten asılmış olanları da var; belli ki oyunun sonunda karakterlere hayatı/dünyayı/mekanı altüst eden mizansene hazırlık/gönderme bu ters çamlar. son sahnede masal dünyasının eflatun çamları yerlerini sert bir dans eşliğinde hunharca ayaklar altında ezilerek -bomba patlamış gibi- dört bir yana dağılan/sıçrayan domateslerin mahşeri kalıntılarına bırakıyorlar.
oyunun altı kişilik kadrosu iki alman ve bir türkün yanısıra bir iranlı, bir ispanyol asıllı alman ve bir avusturyalıdan oluşuyor; tam bir çeşitlilik, kültürel alışveriş. yeri geliyor türk dede ispanyolca küfür ediyor, torunu melike farsça konuşuyor; yagırdanmıyor.
israilli ana-oğul, türk dede-torun, koro niyetine bir erkek-bir kız. bütün bu simetrinin ekseni ise "duvar"ın çizgisi gibi bir domates bahçesi: sahip olduğu toprakla ilişkisini kesmeye gelen yahudiler, sahip olduğu toprağa bağlanmak/kaybetmemek için gitmeyen türkler. ve bu iki zıt kutupta yeşeren aşk.
mican'ın deyişiyle bir türk ile bir yahudinin berlin'deki karşılaşmaları ancak ve tamamıyla fiktif olabilirdi [hoş, soru-cevapta yanlış anlamadıysam kendisinin şu andaki sevgilisi bir yahudi kızıymış. demek ki o kadar da fiktif olmayabilir].
herhalde bu yüzden, olayın geçtiği mekan bu kadar net tanımlanmışken (berlin), sahne tasarımı olabildiğince soyut, hatta masalsı, "hayali" ele alınmış: ışıltılı, eflatun renginde noel çamları. oyunun başından itibaren tavana tersten asılmış olanları da var; belli ki oyunun sonunda karakterlere hayatı/dünyayı/mekanı altüst eden mizansene hazırlık/gönderme bu ters çamlar. son sahnede masal dünyasının eflatun çamları yerlerini sert bir dans eşliğinde hunharca ayaklar altında ezilerek -bomba patlamış gibi- dört bir yana dağılan/sıçrayan domateslerin mahşeri kalıntılarına bırakıyorlar.
oyunun altı kişilik kadrosu iki alman ve bir türkün yanısıra bir iranlı, bir ispanyol asıllı alman ve bir avusturyalıdan oluşuyor; tam bir çeşitlilik, kültürel alışveriş. yeri geliyor türk dede ispanyolca küfür ediyor, torunu melike farsça konuşuyor; yagırdanmıyor.
her ne kadar, oyun sonrasındaki söyleşide genç alman oyuncu alexander von hugo "istanbul'un çeşitliliğinden sonra berlin kurstadt/kaplıcaşehri gibi kalıyor" dese de, bu kadar kozmopolit kadrolu bir oyunu, geçmişin çok kültürlü istanbul'unda değil de günümüzün berlin'inde sahneye koymak çok daha doğal ve kolay!
"der besuch"ta yaşlı kadını oynayan alman tiyatrocu heide simon, fassbinder'in oyuncularından biri. 62 yaşındaki oyuncu bir soru üzerine; farklı bir çevrede neler olup bittiğini görmek/deneyimlemek istediği için bu projenin içinde yer aldığını ve hakan s. mican ile yaptığı gerek tiyatro gerekse tiyatro dışı sohbetlerin kendisine çok faydalı olduğunu belirtti.
"der besuch"ta yaşlı kadını oynayan alman tiyatrocu heide simon, fassbinder'in oyuncularından biri. 62 yaşındaki oyuncu bir soru üzerine; farklı bir çevrede neler olup bittiğini görmek/deneyimlemek istediği için bu projenin içinde yer aldığını ve hakan s. mican ile yaptığı gerek tiyatro gerekse tiyatro dışı sohbetlerin kendisine çok faydalı olduğunu belirtti.
hakan savaş mican bu ilk tiyatro oyununda, ünlü isviçreli yazar friedrich dürrenmatt'ın "der besuch der alten frau" (yaşlı hanımın ziyareti) oyununun içeriğinden olmasa bile başlığından ve yaşlı kadınından esinlenmiş, bu oyuna gönderme yapmak istemiş olabilir mi? keşke soru-cevap'ta sorsaymışım.
bugün goethe'de, mimarlık'ı bitirdikten sonra sinema okumuş hakan s. mican'ın dört kısa filmi gösterilecek. mican'ın dünyasını daha iyi anlamak için bulunmaz fırsat. sanırım, bu filmlerden sonra "der besuch" da çok daha iyi oturacaktır...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder