eskiden 1 ekim'i heyecanla beklerdim; sinema ve tiyatro sezonunun açıldığı tarihti. hazirandaki istanbul festivali bitmiş, bütün yaz geçmiş olurdu; sinema ve tiyatroya acıkmış olurdum..
o zamanlar 15 günde bir [dinamik bir periyodda] çıkan milliyet sanat'ın 1 ekim sayısı geleneksel olarak sezonunun oyunlarını, operalarını, etkinliklerini tanıtırdı.
şimdilerde 1 ekim'in öyle büyük bir anlamı, heyecanı kalmadı; alternatif tiyatrolar, alternatif mekanlar sezon açılışını eylül başına çektiler.. ama yine de; uzun zamandır ekim ayının sanat takvimi kabarık ve evet, bir şekilde "istanbul'da ekim" sezonunun açıldığı ay.
son yıllarda filmekimi, idans ve akbank caz üç büyük etkinlik olarak çakışan tarihleriyle ekim günlerimizi koşuşturmaya dönüştürüyorlar. bu sene onlara suç ve ceza filmleri festivali ve beden müziği festivali eklendi. ayrıca; iksv'nin istanbul tasarım bienali, mimarlar odası'nın mimarlık ve kent şenliği de var; bir sürü sergi de cabası; şimdilik en merak ettiğim akm hakkında salt'ta açılanı... borusan filarmoni de sezon açılışını ekim içinde yapacak; cemal reşit rey konser salonu'ndan şimdilik tık yok, yakındır programının açıklanması..
idans ve akbank caz bu sene birbirinden vaatkar etkinliklerle donatmışlar festivallerini. çakışmalar can ve cep yakacak. idans'ın teshigawara'sını haliç'te izledikten sonra garaj'da maalouf'a yetişilmeye çalışılacak..
neyseki, beden müziği festivali'nin fransız kültür'deki gösteri programı "karşılaşmalar"dan çıkıp, idans ile akbank caz'ın garaj'daki ortak projesi aydın teker imzalı "db-II-base"ye yetişmek pek zorlamayacak..
filmekimi'nden veya suç ve ceza filmleri'nden sonra bir akbank caz veya idans etkinliğiyle gün geceye dönecek..
bedenlerimiz oradan oraya koşuştururken yorulacak, kesin! ama zihnimiz çalışacak; izlenimler üstü üste yığılacak; düşüneceğiz, karşılaştıracağız, tarışacağız..
ekim'in ilk yarısında çoğunu heyecanla beklediğim etkinlik arasından ikisi benim için ayrıca öne çıkıyor: idans'ta sidi larbi cherkaoui, akram khan, russell maliphant ve kendi koreograifisinde dans edecek olan aakash odedra'nın "rising" adlı gösterisi ve akbank caz'da içlerinde lars danielsson ve nils landgren'in de bulunduğu isveç'in birbirinden mükemmel müzisyenlerinin aynı sahnede beraber müzik yapacakları "the ACT jubilee night".
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Selam Danzon, öncelikle neler yaptığımı itiraf edeyim. Ölüm yasası için çoktan imza kampanyasına katılmıştım ama Hayal Kahvem'e imzaya davet koymamıştım. Şimdi sizden aldım ve ekledim:)
YanıtlaSilSonra kafam karıştı. Yarın suç ve ceza film festivali'nin son günü.
İki iş günümü filmekimi için ayırmıştım. Benim de filmekimi için son günüm. Fena çakıştı. Aklım suç ve ceza filmlerinde kaldı.
Du bakalım... Belki... Ne bileyim?
Hayal edeyim, belki ikisini de seyredebilirim:)
Sonra... Şunu anladım.
Danzon'u daha sıkı takip etmeliyim:)
Selam Danzon, ben son anda Suç ve Ceza Film Festivali'ni yakaladım:)
YanıtlaSilHem de o saate denk gelenlerden biri Susuz Yaz değil miydi?
Müthiş bir festival finali oldu benim için. Size teşekkür etmeliyim. Sağolun.
sevindim suç ve ceza filmlerini yakaladığınıza..
YanıtlaSilbenim gittiğim seanslar maalesef bomboştu. iki adım ötede filmekimi filmleri için millet birbiriyle yarışırken..
sezon içinde vizyona girecek filmleri seyretmek yerine, bir daha kolay kolay rastlamayacak filmleri kaçırmamayı tercih eden kişi sayısı pek azdı maalesef..
umarım zamanla suç ve ceza festivali de seyircisini oluşturur, yeter ki organize edenler pes etmesinler..