24 Mart 2015 Salı

romantizmin derin sarhoşluğu


bu akşam, içinde yaşamakta olduğum kaotik şehrin, istanbul'un, nimetlerinden nasiplendim; şehrin en büyüleyici, sessiz, insancıl mekânlarından birinde, klasik müzik konser âdâbı bilen dinleyiciler ile benzersiz, unutulmayacak bir konser izledim; ruhum yıkandı.
boğaziçi üniversitesi'nin bünyesindeki albert long salonu'nda dünyaca ünlü cellist gautier capuçon ile piyanistimiz gülru ensari, programı romantik bestecilerden oluşan, şarap kırmızısı ile saten moru arası bir renkte, derin, damıtılmış, güçlü bir konser verdiler.
schumann'ın fantazi parçaları ile franck'ın la majör sonatı mükemmeldi, ama esas, brahms'ın bir numaralı sonatı muhteşemdi. dinmeyen alkışlara cevap olarak da iki bis; rachmaninov'tan vokaliz ve yanılmıyorsam saint-saens'dan kuğunun ölümü.
soğuk, sakin bir akşamdı; gökte hilal vardı; toprak nemliydi; salon tıklım tıklım dolu değildi; hava temizdi; huzurluydu; atmosfer duygulu ve yumuşaktı..


2 yorum:

  1. Oh! Sefanız olsun Danzon... Çok hoş anlatmışsınız. Ne güzel:)

    YanıtlaSil
  2. sağolun.. evet gerçekten sefaydı, çok güzeldi :)

    YanıtlaSil