Bu süreçte her ama her konuda toplumu ayrıştırmanın, "ya bendensin ya da bana karşısın yani düşmansın, vatan hainisin!" zihniyetini yerleştirmenin sonucudur!
...
En önemlisi, bugüne dek linç kültürüne yeltenenlerin, bu kültürü kışkırtanların bugüne dek görmezden gelinilmesi, hatta alkışlanması ve ödüllendirilmesidir!
En tehlikelisi ise bu şiddeti, bu linç kültürünü içselleştirip kanıksamak! Öylesine kanıksar oluyoruz ki, doğalmış gibi, sanki doğrusu buymuş gibi, sanki olmamış gibi davranabiliyoruz.
Linç kültürü sadece etnik konularda öne çıkıyor sanıyorsanız, yanılıyorsunuz!
Her ama her konuda örneklerini görüyoruz:
Hoşumuza gitmeyen basın açıklamasını susturmak... Karşı çıkanı bastırmak... Parasız eğitim isteyen gençlere öfke... "Namus", "ahlak"tan kaynaklanan saldırılardan tutun kadına yönelik tacize; borç harç meselelerinden kahvedeki mahalle kavgasına, bir anda işsiz güçsüz ve de öfkeli kitleler, kalabalıklar birbirini parçalamak ve yok etmek için tetikte bekliyor.
Adeta, hayattan hınç almak için bekleşen güruhlara dönüştü toplumumuz...
..."
- zeynep oral
esintiler, cumhuriyet gazetesi
1 ağustos 2010 pazar
malesef ne kadar dogru :(
YanıtlaSil