22 Kasım 2008 Cumartesi

pina'nın dünyasında gezinti

pina'nın karanfil bahçesinde oturmuş kahve ile kek keyfi yapıyorum. etrafım nelken'in karanfilleri ile kaplı. gelip geçenler oluyor arada sırada, ama benim gibi içecek veya yiyecek bir şey alıp da bir masaya oturup oranın keyfini çıkaran yok nedense. yuva çocukları geçiyor önümden gürültülü, sonra yine sakinleşiyor etraf.

yok hayır, rüya görmüyorum, bunların hepsi gerçek! hem de almanya'nın güneybatısında küçük bir sanayi kenti bochum'da gerçekleşmekte. size de tavsiye ederim; yolunuzu bochum'dan geçirmek için 1 şubat 2009'a kadar vaktiniz var!

merak ettiniz mi nedir işin gerçeği, anlatıyım:
30 yıldır pina bausch'un sahne tasarımlarını yapan peter pabst pina bausch festivali dolayısıyla bir sergi hazırlamış bochum'daki çağdaş sanatlar müzesi'nde.
haberi duyup oraya doğru yola çıktığımda herhalde sahne tasarımcılarının kullandığı ölçekli sahne kutucuklarını sergiliyorlardır diye düşünmüştüm. heyhat, ne kadar dar fikirliymişim! ya da; peter pabst'ın ufku ne kadar genişmiş! söz konusu olan, tahmin ettiğim gibi sıradan bir sergi değilmiş meğer: peter pabst, pina bausch için hazırladığı sahne tasarımları içerisinden 6'sını seçmiş ve bunlardan yola çıkarak büyük ölçekli mekan enstalasyonları tasarlamış.
yani?
bire bir dekorların içinde gezinmeyi bırakın, o tarz bir deneyimin çok ötesinde, pina bausch'un yapıtlarının atmosferine dalmak, giderek ruhuna nüfuz etmek imkanını veren bir sergiyle karşı karşıyasınız.
gerçekten inanılmaz; hele de benim gibi "iflah olmaz bir pina bausch hayranı" iseniz!

büyük, geniş, kocaman 6 mekan. her mekanda bir yapıtın sahne tasarımından yola çıkılarak hazırlanmış bir mekan enstalasyonu: müzenin fuayesi ve kafesinin bulunduğu giriş karanfillerle kaplı (nelken), diğer bir mekanın zemini toprak (auf dem gebirge hat man ein schrei gehört), bir başkasınınki çimen (1980). başka bir mekan, bir kar peyzajı canlandırmak amacıyla 25 ton tuzla kaplanmış, tuz tepelerinin içinden tavana kadar sayısız kayın gövdeleri yükseliyor (tanzabend II - das madridstück). daha küçük boyutlu bir mekan ise bütünüyle havuza dönüştürülmüş, ortasındaki yüzen adada yürünüyor (ein trauerspiel). altıncı salonda da pina bausch'un farklı yapıtlarında her seferinde yeniden yorumladığı "yüksek beyaz duvar" motifinin kullanıldığı bir yapıtının dekoru (two cigarettes in the dark) diğer düzenlemelerden farklı olarak birebir kurulmuş. hatta dekorun arkasında bir yere yapıştırılmış new york turnesinden kalma itfaiyenin güvenlik damgalı belgesi bile durmakta.
ve siz bu mekanların içerisinde gönlünüzce dolaşıyorsunuz, pina bausch'un dünyasında geziniyorsunuz. şanslıysanız, pina bausch dansçılarının habersizce düzenledikleri canlı performanslardan birine denk gelebilirsiniz...


peter pabst sergi broşüründe "aslında bu bir zemin-sergisi" demiş, evet gerçekten öyle, çünkü zeminle derdi olan bir koreograf ile çalışıyor:
hareketi, koreografiyi, tasarladığı eserin ruhunu her seferinde zeminle kurduğu ilişkiyle birlikte yeniden tanımlayan, vurgulayan bir koreograf pina bausch.
ilk eserlerinden biri olan "frühlingsopfer"(bahar ayini)'nde kullandığı gevşek nemli topraktan itibaren yukarda bahsi geçen kum, çimen, toz, tuz dışında suyla, kuru çınar yapraklarıyla, hatta parçalanmış beton tuğlalarıyla kapladığı zemini dansçıları için güvenlikli, dans figürleri için tanıdık bir alan olmaktan çıkaran pina bausch.


sergi ile tek barışık olmadığım nokta, mekan enstalasyonlarıyla birlikte kullanılan fotoğrafların boyut ve düzeni. iki tip tercih yapılmış: duvarları kaplayan büyük boyutlu fotoğraflar mekan atmosferine ne kadar katkıda bulunmuşsa, 70x100 cm boyutundaki küçük fotoğrafların kalabalık bir şekilde yerlere, duvar kenarlarına, zeminin içine yerleştirilmesi de o kadar bütünlük duygusunu zedelemiş.

peter pabst'ın çok isabetli bir sözüyle bitireyim: "sahne mekanı sadece güzel olmamalı, ayrıca öyle bir dünya yaratmalı ki içinde yaşayanlara hikayelerini anlatabilmelerine imkan verecek estetik, duygusal ve fiziki-coğrafi şartları sağlamalı."

sahne mekanı şimdi sadece pina bausch'un dansçılarının değil, biz seyircilerin hikayelerine de açık!



daha fazla fotoğraf için:
http://www.bochum.de/C125708500379A31/vwContentByKey/W27L3BLY610BOLDDE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder