“Kontakthof – Echoes of ’78”i beklerken
“Kontakthof – Echoes of ’78” alkışlarken
Gösteri sonrasındaki dansçılarla söyleşiden
Pina Bausch’un (1940-2009) 1978 yılında ilk defa sahnelediği “Kontakthof”, onun başyapıtlarından biridir. Birebir kelime anlamı “Temas Alanı” olan “Kontakthof”, Avrupa toplumunun geleneksel olarak tanışmak, buluşmak ve dans etmek için, genellikle Pazar günleri bir araya geldiği, başka amaçlar, örneğin müzik-tiyatro-sinema gösterileri için kullanılmak üzere bir sahnesi de bulunan, yüksek tavanlı, geniş ve ferah bir toplanma mekanında, bir dans/balo salonunda geçer. [Kontakthof’u, şehirlerin genelev muhitlerinde hayatkadınlarının müşterilere kendilerini sundukları salon şeklinde yorumlayan yazarlar da var.]
“Kontakthof”un sahne ve kostüm tasarımı, Bausch’un Tanztheater Wuppertal topluluğunun ilk yıllarından itibaren yaratmaya başladığı biçim ve estetiğin, onunla birlikte en belirleyici figürlerinden biri ve Bausch’un o dönem hayat arkadaşı olan Rolf Borzik’e ait. Borzik’in müzik seçiminde ve başka birçok alanda da yapıta dahil olduğu biliniyor.
“Kontakthof” ileriki yıllarda Bausch’un yapıtlarının ana izleklerini kuracak olan sevgiye ve sevilmeye duyulan özlem, sevilmek için bazen sakince bazen isterikçe icra edilen oyunlar, bir yandan karşı taraftan yakınlık ve şefkat arayışı, diğer yandan bunları tam anlamıyla bulamamaktan kaynaklanan kırılganlık ama aynı zamanda karşı tarafı incitme dürtüsü gibi temaları içeriyor.
20 kişilik kalabalık bir kadroya sahip yapıt, kadın-erkek bütün dansçıların teker teker sahnenin en önüne dikilip, bütün sahne ağzını kaplayan bir sıra yaptıktan sonra; kendilerini önden, arkadan, profilden duruşlarla, kollarını öne uzatarak, dişlerini göstererek, elleriyle saçlarını arkaya itip yüzlerini daha belirgin hale getirerek sundukları bir sekansla başlar. Bu sekans Bausch tiyatrosunun ikonik sahnelerinden biridir.
Pina Bausch hayattayken, dans eğitimi almamış Wuppertalliler ile, “Kontakthof”un iki versiyonunu yapmıştır: 1999’da “Kontakthof. Mit Damen und Herren ab “65”” (Kontakthof. “65” üstü Hanımlar ve Beyler ile) ve, ölümünden bir yıl önce, 2008'de “Kontakthof. Mit Teenagern ab “14”” (Kontakthof. “14” üstü Gençler ile).
Bausch’un ölümünün ardından Wim Wenders’in çektiği “Pina” filminin en ilginç bölümlerinden biri, yukarıda anlattığım ikonik sahnenin üç ayrı yaş dilimindeki kişilerle icra edilen versiyonlarından kısa anların, birbirini takip edecek şekilde arka arkaya montajlandığı sekanstır. O dönemki Tanztheater Wuppertal dansçılarının, 65 yaş üstündeki amatör hanımlar ile beylerin ve 14 yaş üstü amatör gençlerin adeta birbirlerinin gençlikleri, yetişkinlikleri ve yaşlılıklarıymış gibi alımlanabilecek bu sekans; Bausch’un ortaya koyduğu, sıradan insanın doğasına dair, yaştan bağımsız ve farklı dozlarda da olsa, değişmeyen ve değişmeyecek olan “kendini diğerlerine sunma/beğendirme” ritüelini çok etkili bir şekilde sunar ve bence Wenders’in, yakın dostu Bausch’u ve onun sanatını ne kadar iyi tanıdığının ve anladığının mükemmel bir göstergesi, bir okumasıdır.
Şimdilerde “Kontakthof”un yeni bir versiyonu sahnede: İlk sahnelenişinden tam 46 yıl sonra, bu sefer, o ilk sahnelenişinde rol almış olan dansçılar ile bir versiyon.
Bausch’un ölümünden sonra oğlu Salomon Bausch’un kurduğu Pina Bausch Foundation (Pina Bausch Vakfı), Londra’nın dans mabedi Sadler’s Wells ve Tanztheater Wuppertal Pina Bausch’un bir yapımı olan “Kontakthof – Echoes of ’78” (Kontakthof – ’78’in Yankıları), dünyanın dört bir köşesinden ortak yapımcılara da sahip: Amare (Lahey-Hollanda), LAC Lugano Arte e Cultura (Lugano-İsviçre), Festspielhaus St. Pölten (Avusturya), Seongnam Arts Center (Güney Kore) ve Shanghai International Arts Festival (Çin).
“Kontakthof – Echoes of ’78” konsepti ve mizanseni, “Kontakthof”un ilk sahnelenişinde oynamış ve 1978-1984 yılları arasında Bausch’un yapıtlarında önemli roller yaratmış ve üstlenmiş olan Avusturalyalı dansçı ve koreograf Meryl Tankard’a ait. Salomon Bausch’un Tankard’a telefonuyla başlayan projede, ilk sahnelenişte görev alan 20 dansçıdan günümüzde hayatta olan 14’ünden, bizzat Tankard’ın da dahil olduğu 9’u tekrar sahneye çıkması kabul etmiş. Yaşları 69 ile 81 arasında değişen bu dansçılar, alfabetik sırayla: Elisabeth Clarke, Josephine Ann Endicott, Lutz Förster, John Giffin, Ed Kortlandt, Beatrice Libonati, Anne Martin ve Arthur Rosenfeld.
Pina Bausch hayattayken "Kontakthof"u 30. yılında, ilk sahnelenişteki dansçılarla tekrar sahneleme fikrini etrafındakilerle paylaşmış ancak 2008'de bu proje gerçekleşmemiş.
Tankard, Salomon Bausch’un kendisine yaptığı kadronun eksiklerini genç dansçılarla karşılayarak, “Kontakthof. “65” üstü Hanımlar ve Beyler ile”de olduğu gibi, yapıtının tamamını birebir sahneleme önerisinden farklı bir yola sapmayı tercih etmiş: Bausch’un, ara dahil üç saatlik süresiyle de devasa formatlı işlerinden biri olan bu yapıtı, birebir tekrar sahneye taşımak yerine, yapıttan bazı sahneleri/sekansları seçerek, ara dahil iki saatlik bir versiyon ortaya çıkarmış.
Bu tercih; dansçıların yaşlarının, bedenlerinin ve yapabilirliklerinin dikkate alınmasının yanı sıra, Tankard’ın yorumunun “Kontakthof”dan bağımsızlaşan özgün anlamlara imkan vermesini de sağlıyor.
Kendi yapıtlarında sıklıkla film projeksiyonunu kullanan ve aynı zamanda film yönetmenliği diplomasına sahip Tankard, “Kontakthof – Echoes of ’78”i bütünüyle, 1978’deki ilk gösterimlerin Rolf Borzik tarafından kayıt edilmiş siyah-beyaz video görüntülerinden seçtikleri ile sahnedeki canlı icra arasındaki temas üzerine kurmuş. Dokuz dansçı, özgün “Kontakthof”un sahne tasarımı içerisinde, 1978’deki rollerinin aynılarını; birinci bölümde sahne ağzını bütünüyle kaplayan transparan perde üzerine, ikinci bölümde ise mevcut dekorun içerisindeki sinema perdesine ve yan duvarlarına yansıtılan arşiv görüntüleri ile eşzamanlı olarak icra ediyorlar. Bir yandan görüntüler akarken, dansçılar o görüntülerle senkron bir şekilde sahnede 46 yıl önce hangi sandalyeye oturdularsa, ona oturuyorlar; sahnenin hangi kısmında hangi hareketi yapmışlarsa onu yapıyorlar. 1978’de herhangi bir durumu veya hareketi beraber icra ettikleri dansçılar şu anda sahnedekilerden biri değilse, o dansçılar sanki varmış gibi pozisyon alıyorlar, örneğin sarılma hareketi ise, birisine sarılıyormuş gibi yapıyorlar. Tankard bu mizansen tasarımıyla sahnede, var olan dokuz dansçının yanı sıra, boşluklarını görünür kılarak olmayanları da var ediyor.
Diğer yandan, sahnede bulunan dansçıların -miş gibi yapmaları, özgün “Kontakthof” ile de konuşuyor; çünkü onda da bazı sahnelerde dansçılar karşılarında veya yanlarında bir partner olmadan bir sevgi/şefkat/ilgi gösterme pozisyonuna (örneğin, karşı tarafın belini kavramak gibi) girip, birinin gelip o pozisyonu doldurmasını beklerler.
Ancak, Tankard’ın bu seçimi yapıtın sonundaki bir sekansta; “Kontakthof”un bir diğer ikonik sekansı olan; pembe geceliği içinde gözleri kapalı ayakta durmakta olan kadına, giderek kalabalıklaşan siyah takım elbiseli erkekler güruhu tarafından gösterilen ve zamanla işkence ve tacize dönüşen şefkat ve ilgi sahnesinde, çok ilginç ve ikircikli bir sonuç vermiş.
Tankard bu sekansta sahnedeki üç erkek dansçıyı da kullanmamayı tercih etmiş, dolayısıyla kadın sahnede tek başına, kaynağı görünmeyen müdahalelere maruz kalıyormuş gibi belli belirsiz hareket ediyor. Kadını taciz eden erkekler, doğal olarak, arkaya yansıtılan görüntüde gözüküyorlar ama hiçbiri sahnede fiziki olarak yok. Özgün versiyonda da kadının gözleri kapalı olduğu için bu sekans bu haliyle; kadın ya var olmayan dolayısıyla hayali kaynakların, yani kendi muhayyilesinde yarattığı varlıkların müdahalesine maruz kalıyormuş gibi yorumlanabilir, ya da geçmişte kalan anıların -ki o anılar tam da arkaya yansıtılan görüntüler olabilir- etkisiyle o durumu yaşıyordur. Bu noktada, özgün “Kontakhof” anlatısına göre ciddi bir anlam kayması olma ve bütünüyle farklı bir anlatının kurulma tehlikesi söz konusu.
Tankard’ın, Bausch’un özgün “Kontakthof”una eklediği tek bir sahne var, ama o da aslında özgün yapıtın bir sahnesinden esinlenme taşıyor. Özgün “Kontakthof”ta sahne ağzına dizdikleri sandalyelere oturan dansçılar, yaşadıkları hüsranla biten bir aşk hikayesini anlatırken, aralarından biri teker teker onlara mikrofon tutarak, hikayelerin o andaki kısımlarını duyulur kılar. Yani seyirci 19 farklı anı parçası dinlemiş olur.
Tankard, birinci bölümün sonunda dokuz dansçıyı sahnenin ağzına oturtuyor ve onlara, gösteri sonrasındaki soru-cevap seansında dansçılardan birinden öğrendiğimize göre Tankard’ın “Kontakthof – Echoes of ’78”in yaratım aşamasında onlara yazılı olarak sorduğu bazı soruların cevaplarını tekrarlatıyor. Mikrofonu elden ele dolaştırarak; adlarını, yaşlarını, nereli olduklarını, neyi en çok özlediklerini, neyi en çok sevdiklerini söylüyorlar. Bu sekans, tam ara öncesinde, sahnedekiler ile bizler arasında daha samimi bir bağ oluşturuyor; bir anda onları bize daha da yaklaştırıyor. Onlara dair birinci ağızdan öğrendiğimiz bilgilerle araya çıkıyoruz. Ara bitip salona döndüğümüzde, sahneye tekrar mesafeliyiz, ama bu sefer de onları bizden ayıran şeffaf perde kalkmış; özgün yapıtta olduğu gibi sahnenin ön kenarına, dibimize kadar gelebiliyorlar.
Tankard video projeksiyon kullanımı yoluyla “Kontakthof – Echoes of ’78”in iki bölümünde iki ayrı görsel estetik ve anlam yaratıyor; ilk bölümde dansçılar devasa boyutlarda ve ön plandaki siyah-beyaz görüntülerin arkasında renkli ama küçük kalırken, ikinci bölümde arşiv görüntüleri, bu sefer sahnedeki mevcut sinema perdesine ve yan duvarlara yansıtıldığı için, dansçıları sarıyor ve ön plana çıkarıyor. Bana göre; estetik ve anlamsal açıdan ilk bölüm daha güçlü, çünkü üst üste binen görüntüler sayesinde ilk bölümde geçmiş ile şimdi arasındaki temas görsel olarak daha sıkı bir şekilde kuruluyor. Sahne ağzını bütünüyle kaplayan devasa perde üzerinde siyah-beyaz görüntülerde hareket eden figürler, adeta sahneye sinmiş hayaletler gibiler. haliyle görüntülerde günümüzde hayatta veya o anda sahnede olmayan dansçılar var. Hepsi video görüntüleri sayesinde geçmişten bugüne konuşuyor, bakıyor ve dans ediyorlar; bazılarının karşılığı şimdide var, onları bizzat sahnede görüyoruz zaten, ama bazılarının karşılıkları yok. Gösteri sanatları tam böyle bir şey değil mi; Haldun Taner’in Sersem Kocanın Kurnaz Karısı oyununu bitiren Fasulyeciyan’ın o ünlü repliğindeki gibi: “Ama teatro işte o zaman yaşamaya başlar. Çünkü Satenik’in bir şarkısı şu perdelerden birine takılı kalmıştır. Benim bir tiradım şu pervaza sinmiştir. Hıranuş’la Virjinya’nın bir diyalogu eski kostümlerin birinin yırtığına sığınmıştır. İşte bu hatıralar, o sessizlikte saklandıkları yerden çıkar, bir fısıltı halinde yine sahneye dökülürler. Artık kendimiz yoğuz. Seyircilerimiz de kalmadı. Ama repliklerimiz, fısıldaşır dururlar sabaha kadar.” İşte, Tankard’ın “Kontakthof – Echoes of ’78”inde de, 1978 yılının artık sahnede olmayan dansçıları; hareketleri, replikleri ve halleriyle sahne duvarlarının yüzeylerinde, kıvrımlarında, pervazlarında dolaşıyorlar…
“Kontakthof – Echoes of ’78”, 26 Kasım – 1 Aralık 2024 tarihlerinde Wuppertal’de Tanztheater Wuppertal Pina Bausch’un geleneksel mekanlarından biri olan Barmen Operası’nda sahnelendi. Aynı tarihlerde Tanztheater Wuppertal Pina Bausch topluluğu da “Kontakthof”un yeniden sahnelenmiş versiyonuyla programdaydı. Hatta 30 Kasım, Cumartesi ve 1 Aralık, Pazar günlerinde seyircilere matinede (14:00’te) “Kontakthof”u, suarede (19:30’da) “Kontakthof – Echoes of ’78”i, yani “Kontakthof”un iki versiyonunu arka arkaya seyretme imkanı sunuldu.
“Kontakthof”u alkışlarken
Tanztheater Wuppertal Pina Bausch topluluğunun sahnelediği “Kontakthof”, 20 kişilik kadrosunda Pina Bausch zamanından beri toplulukta olan Julie Shanahan, Michael Strecker, Andrey Berezin, Daphnis Kokkinos ve Nayoung Kim’in bulunması sayesinde, Bausch yapıtlarının atmosferini hala barındıran bir sahneleme olarak tatmin ediciydi. İki yıl önce topluluğun başına Fransız koreograf Boris Charmatz’ın getirilmesinin ardından, Bausch’un ölümünden sonra topluluğa giren genç ama aradan geçen zamanla Bausch’un tarzını sindirmiş dansçılar ayrıldı ve dansçı kadrosu ciddi bir değişime uğradı. Neyse ki topluluk, bünyesinde az da olsa Bausch döneminden kalan dansçıları barındırması sayesinde hala nitelik çıtasını yüksek tutabiliyor. Bunda genç dansçılardan Emily Castelli, Taylor Drury, Çağdaş Ermiş, Julian Stierli, Christopher Tandy ve Tsai-Wei Tien’in çabalarının da rolü olduğunun altı çizilmeli.
"Kontakthof”u alkışlarken
"Kontakthof – Echoes of ’78” benzersiz sekiz dansçısını alkışlarken
2024-25 sezonunda; “Kontakthof” Haziran’da Aarhus ve Kopenhag’a turne yapacak, “Kontakthof – Echoes of ’78”in bundan sonraki ilk gösterimlerinin tarihleri ise belli değil, ama 2025’te Londra Sadler’s Wells’ten başlayarak iki yıl süreyle dünya turnesine çıkacağı planlanmış; yaşlarından dolayı dansçıların sağlıkları el verdiğince. Nitekim “Kontakthof – Echoes of ’78”in benim seyrettiğim 30 Kasım 2024 tarihli dördüncü gösteriminin ilk yarısında Meryl Tankard kalçasını incitti (ilk yarının sonundaki mikrofon sekansında bunu samimi bir şekilde belirtiği için seyirciler olarak haberimiz oldu) ve ikinci yarıda rol almayı planladığı bütün sekanslara ve de selama çıkamadı. Dolayısıyla “Kontakthof – Echoes of ’78” çok narin bir gösteri; tasarlandığı ilk haliyle ve planlanan şekilde iki yıl turne yapabilecek mi, şüpheli. O yüzden, eğer merak ediyorsanız ve imkanınız varsa, ilk fırsatta seyretmeye gayret edin...