7 Şubat 2010 Pazar

cedar lake contemporary ballet'den triple bill


29 ocak - 1 şubat wuppertal seferimin pina bausch dışında başka bir ayağı daha vardı: amerikalı dans topluluğu cedar lake contemporary ballet'in almanya turnesi.

kısaca c.l.c.b. mayıs 2009'da sidi larbi cherkaoui'nin yeni bir yapıtının, "orbo novo" (yeni dünya)'nın prömiyerini yapmıştı ve o zaman açıklanan almanya turnesi programında bu eserden de bölümler sahneleneceği yazılıydı. ben de; cherkaoui'nin amerikalı bir toplulukla ürettiği bir eseri, sırf bu iş için amerika'ya gidemeyeceğime göre, hazır topluluk avrupa'ya turneye gelmişken seyretmek ümidindeydim.
bir ay kala turne programı kesinleşti: altı kentlik almanya turnesinde sadece ilk gece, 27 ocak'ta neuss'ta, cherkaoui'nin 75 dakikalık eseri bütünüyle sahnelendi, diğer kentlerde topluluğun repertuarından seçilen üç yapıt sunuldu. herhalde, başta düşünülenden, yani program içine "orbo novo"dan bölümler koymaktan, yapıtın bütünlüğünü bozacağından dolayı vazgeçilmişti. belki de cherkaoui yapıtının öyle parça parça sahnelenmesini istemedi. ["orbo novo" topluluğun avrupa turnesinin roma ayağında 6-8 şubat'ta üç kere roma'da sahneleniyor.]
neyse, ben sonuçta, 30 ocak'ta leverkusen'de üç farklı koreografın birer yapıtından oluşturulmuş karma bir program izledim.

...

birinci parantez:

istanbul'da yabancı ve büyük bir dans topluluğunu düzgün bir sahnede en son ne zaman izledik?

tiyatro festivali'nin iki yılda bir yapıldığını, son tiyatro festivali'ne gelen william forsythe projesinin dans gösterisinden ziyade devasa ölçekli bir performans olarak antrepo'da sahnelendiğini ve akm'nin iki yıldır kapalı olduğunu düşünürsek, ve maurice bejart'ın karma gösterisini de saymazsak; dört yıl önce anne teresa keersmaaker'in rosas'ı ve yine aynı yıl cullberg balesi.

dışarda müthiş geniş bir dans (ve tiyatro) dünyası var ve biz istanbul'dakiler sadece, küçük mekanlara hapsolmuş solo, duo, deneysel veya fazlasıyla avant-garde işlerle yetinmek zorundayız!

...

ikinci parantez:

c.l.c.b.'yi seyrettiğim leverkusen kenti almanya'nın kuzey ren-vestfalya bölgesindeki irili ufaklı onlarca sanayi kenti arasında ufak ölçeklilerden biri.
köln ile düsseldorf arasında, ikisine de trenle 15 dakikalık mesafede. sevimsiz, soğuk ve kimliksiz gibi gözüken bir sanayi kenti. bayer'in devasa tesisleri bu kentte.
bu 160 bin nüfuslu kentin "forum" adlı öyle bir kültür merkezi var ki, böylesi onun 100 katı nüfus sahip koskoca 17 milyonluk istanbul'da yok!

sofitasıysa sofitası, sahne genişliği ve derinliği ise genişliği-derinliği, salonun akustik hacmi ise hacmi, her şey uluslararası standartta. amerika'dan bir dans topluluğu geliyor, rahatlıkla eserlerini sahneliyor. iki hafta önce de son yılların en önemli ingiliz koreograflarından wayne mcgregor topluluğu ile konukmuş.
forum'un sadece tek bir salonu yok; küçük salon, sergi mekanları (geçtiğimiz yıllarda türkiye'yi dolaşan "haymatloz" sergisi oradaydı), sinema salonu, çeşitli etkinliklere imkan verecek büyüklükte fuaye ve dış mekanları, gençlere eğitim amaçlı olarak kullanılan atölye ve sınıfları da var.
kıskanılmayacak gibi değil!

...

parantezleri kapa, konuya kaldığın yerden devam et, anlayan anlamıştır parantezleri:

cherkaoui'nin "orbo novo"sunu seyredememiş (ve 2 gün ile kaçırmış) olmak üzdüyse de beni, cedar lake contemporary ballet'in sunduğu seçki oldukça iyiydi.

yapıtları sahnelenen üç genç koreograf da avrupalı; italyan, norveçli ve hollandalı.
hiçbirini daha önce tanımıyordum. her birinin broşürdeki özgeçmişleri oldukça kuvvetli: keersmaaeker'in okulu p.a.r.t.s.'da eğitim görmüş olanı mı istersiniz, forysthe'ın yanında çalışmış olanı mı, scapino ve rambert'te dans etmiş olanı mı...
ayrıca, her birinin kendi dans topluluğu da varmış.

üç yapıttan edindiğim genel intiba, topluluğun, hele de özel bir kuruluş (kamudan yardım almayan) olarak, teknik anlamda çok yetkin olduğuydu.
amerika deyince dans alanında daha çok geometrik, matematiksel, teknik ağırlıklı bir yaklaşım vardır. genellersek; amerika dans geleneği salt bedenin sınırlarını zorlayan, ötesindeki/altındaki kavramsal katmanlarla pek ilgilenmeyen bir yaklaşıma sahiptir. dans'ta tiyatral yaklaşım, fikirsel altyapı ise daha çok avrupa dans geleneğine aittir.
cedar lake contemporary ballet, avrupalı koreograflarla çalışarak bu iki gelenek arasında hoş bir köprü kurmaya çalışmış.




Sunday, Again (excerpts) from Caleb Custer on Vimeo.

akşamın ilk yapıtı jo stromgren'in "sunday, again"i idi.
stromgren'in yapıtı tam da amerikan ile avrupalı dans geleneğini kaynaştıran niteliğe sahipti; bir yandan matematiksel örüntüler kurarken diğer yandan da dans tiyatrosuna yaklaşan durumlar sergileniyordu.
yapıtı başlatan ve yaklaşık beş dakika süren duo, çağdaş dans'ta bir düetin teknik, yaratıcılık ve estetik anlamda gelebileceği en üst seviyeydi. hayret, hayranlık ve huşu içinde seyrettim; hatta, akşamın bu muhteşem açılışı programın geneline dair beklentimi de o kadar yükseltti ki, devamında biraz hayal kırıklığına bile uğradım.
stromgren bach'ın yapıtlarından bir kolaj eşliğinde, badmington oynayan refahtan bunalmış zengin beyaz ırkın kadın-erkek ilişkilerini ironik bir bakışla yorumlamış. yapıt, ilerledikçe biraz dağılıyor, tiyatral sahneler çoğalıp başlangıçtaki güçlü teknik ve yaratıcı estetik azalıyor, dolayısıyla kuvvetini yitiriyor, ancak yine de keyifle izleniyor.
yabancı bir ülkedeki turnede kendini ispatlama iddiası da içeren bir topluluğun, programına başlangıç yapıtı olarak mükemmel bir seçim.




Unit in Reaction (excerpts) from Caleb Custer on Vimeo.

italyan jacopo godani'nin "unit in reaction" adlı eseri akşamın ikinci bölümünü oluşturuyordu.
sert ve ritmik elektronik müzik (48nord'dan ulrich müller ve siegfried rossert), genel bir karanlık içinde bölgesel ve noktasal ışık tasarımı ve siyah kostümler (ışık ve kostüm tasarımı da koreografın kendisine ait) yapıtın fütüristik atmosferini kuruyordu.
altı kişilik yapıtta topluluk dansları olduğu gibi, her dansçı solo da dans ediyordu. bedenlerin müthiş bir elastisiteyle kıvrıldığı, büküldüğü hareketlerin yanısıra sert, kesik, robotvari hareketler de içeriyordu koreografi.
"unit in reaction" yaklaşık 20 dakika süren yoğun, etkisi kuvvetli, hatta sarsıcı bir yapıttı.



frame of view (excerpts) from Caleb Custer on Vimeo.

son eser ise hollandalı didy veldman'ın "frame of view" idi.
yapıt, kostümlerinin "casual" tarzı, kıyafet renklerinin seçimi ve sahne tasarımının hafiften gerçeküstü ve ironik atmosferiyle dört yıl önce cullberg balesi'nden istanbul'da izlediğimiz mats ek'in "a sort of"unu andırıyordu.
dean martin'den golijov'a, ali-zadeh'den nina simone'a, pink martini'ye, offenbach'a uzanan bir eklektiklikteki müzik seçimi; aşk ilişkilerinde terk edilme, yalnızlık, kapının içinde veya dışında kalma temalarını işliyordu.
neşeli ve akıcı, ancak çok da yaratıcı ve zeki olmayan bir yapıttı. yine de akşamı keyifle sonlandırdı.

...

cedar lake contemporary ballet 6-8 şubat'ta roma'da.
ayrıca; 13-14 mart'ta selanik'te, 17-19 mart'ta atina'da, 16-18 nisan'da baden-baden'da olacaklar.
denk gelinirse kaçırılmamalı; kefilim, pişman olunmaz.

3 yorum:

  1. BUTUN BUNLARI HANGI ARA NASIL ZAMAN BULUP IZLIYORSUNUZ
    SASIP KALIYORUM. VE KISKANCLIKLA HAYRANLIK ARASINDA BIR IMRENMEYLE SIZDEN GELECEK HABERLERI DORT GOZLE BEKLIYORUM.
    SAGOLUN.

    YanıtlaSil
  2. o degil de, kendi de dans ediyor olmasina, kendi ayaklariyla istanbul'a gelip mekanini secmis olmasina ragmen sidi sutra'da dans etmeye gelmiyor. buna ne diyorsunuz?

    YanıtlaSil
  3. ne diyebilirim ki!
    cherkaoui'nin yapıtları arasında kitleler tarafından en kolay anlaşılanı "sutra". illa modern dansı sevmek/anlamak gerekmiyor "sutra"yı beğenmek için.
    tam da istanbul seyircisine göreydi aslında! bol bol alkışlarlar, şaolin rahipleri havada taklalar attıkça bizim seyirciler de avazları çıktığı kadar çığlık atabilirlerdi!
    "mekanı" olmayan bir kentte, farklı kültürlere "merakı" ve "ilgisi" olmayan bir seyirciyle ne yapsanız boş; iyisi mi hiç yeltenmemek!!!

    YanıtlaSil