bugün berlin'de "opera ve tiyatro'nun uzun gecesi" etkinliğinin ilki gerçekleştiriliyor.
kültürle yatıp kalkan dünya metropollerinde son yıllarda düzenlenen "sabaha kadar açık müze" fikrinden esinlenilmiş olmalı.
berlin'in büyük, küçük, kamu, özel, opera, bale, kabare, kukla aklınıza hangi gösteri sanatları kurumu gelirse, hepsi (tam 51 tane) bu gece yarım saatlik gösteriler sunacaklar izleyicilere; bazıları sırf bu gece için özel hazırlanmış, çoğu ise repertuardaki eserlerin kısaltılmış versiyonları.
salonlar arasında özel otobüs seferleri çalışacak. 12 euro'luk tek biletle bütün gösterilere girilebildiği gibi toplu taşıma araçları da kullanılabilecek.
kültürün yaygınlaştırılabilmesi için her şey düşünülmüş, kolaylaştırılmış; kültür "ulaşılabilir" kılınmış!
berlin 2009 avrupa kültür başkenti falan değil.
berlin, 21. yüzyılın sayılı dünya kültür başkentlerinden biri.
peki, istanbul? 2010???
gün geçmiyor ki kültür başkenti projesi ile ilgili bir skandal, bir proje iptali veya eğreti görevlendirmeler duymamış olalım. kentin çeperinde salonlar açılırken, esas kalbin atması gereken yer, merkez boşaltılıyor!
bu gidişle, 2010'dan istanbul'a sadece uşak halıları kalacak!
berlin'deki "opera ve tiyatro'nun uzun gecesi"ne dönersek;
insan kıskanmadan edemiyor; ancak, keşke esas kıskananlar biz sıradan seyirciler değil de kentimizi, ülkemizi idare edenler olsa!
kültür berlin'in turizm ile beraber nadir büyümekte olan sektörlerinden. sehrin cazibesi bu aktivitelerden olusmakta. tamamen postendüstriyel 21. yüzyil semptomu. istanbul ise...sanayilesme ve hizli kentlesme ile bogusmakta/degismekte olan cökmüs bir imparatorlugun bir kalintisi. karislartirmamak lazim aslinda, ben de hep yaparim, cünkü birisinden ötekisine gectim. istanbul öbür imparatorluk kalintisi baskenti viyena "gibi" olur mu bir gün? olmasin bence ;)
YanıtlaSil