6 Şubat 2013 Çarşamba

wuppertal'de bir haftasonu






julie'ler (shanahan ve anne stanzak) yoklardı, dominique de, nazareth de, helena da. mechthild zaten seyrek konuk olduğundan o da yoktu. gençlerden eddie ve jorge de yoktular. belki o yüzden "rough cut" o kadar hafifti; ağır toplar olmadığı için. "rough cut"ın yükünü ditta, ruth, fernando, rainer ve pascal yüklenmişlerdi..

...

akşam otelde yapıttan sahneler hatırlamak istedikçe, bir ikisi dışında bariz imgeler belirmedi hafızamda. konsantre olarak izlememişim demek ki diye düşündüm.. ya da yapıt o kadar seyrek dokuluydu ki, etkisiz kaldı; kalmadı aklımda kaydadeğer bir şeyler.. 
ilk defa böyle bir şey başıma geldi; beğenmiş olsam da, içimi hoplatmayan, beni heyecanlandırmayan, uçurmayan, zayıf bir pina bausch yapıtı izledim.

...

pazar akşamı fuayede malou oğluyla sohbet ediyordu. yanına gidip malou'ya, yalnızca "çok güzelsiniz" demek geçti içimden.. 
sonra aklıma yapıttan bir bölüm geldi: nayoung üzgün, somurtuk duruyor; daphnis yanına gidip "çok güzelsin, yüzün çok güzel, ellerin çok güzel, nayoung çok güzelsin" diyor, daphnis tam lafını bitirmiş dönüp gidecekken naoyung "daphnis, lütfen tekrarlar mısın" diyerek ricada bulunuyor, ve durum dört-beş defa tekrarlanıyor..

1 yorum:

  1. Ne guzel sahnedir kimbilir anlattigin ne hos repliklermis... Beni de Wuppertal e gotur Danzon!
    n.

    YanıtlaSil