8 Mayıs 2010 Cumartesi

avrupa üniversiteleri tiyatro şenliği, izlenim 2





bochum ruhr üniversitesi'nin studiobühne topluluğunun oynadığı "blaubart - hoffnung der frauen" (mavi sakal - kadınların umudu) oyunu, mavi sakal masalının yazar dea loher tarafından yeniden yazılarak tersyüz edilmiş feminist bir versiyonu.

aslında bu yeni versiyon sadece loher'in kaleminden çıkma değil; bu seneki tiyatro festivalinin en heyecan verici oyunlarından biri olacak "der prozess" (dava)'nın da yönetmeni olan andreas kriegenburg ve münchner residenztheater topluluğu oyuncularıyla birlikte 1997 yılında "work-in-progress" mantığıyla yapılan bir atölye çalışması sonucunda ortaya çıkmış ve ardından da oyun ilk defa sahnelenmiş.

bu akşam cevahir'de seyrettiğim, karin freymeyer'in rejisini yaptığı studiobühne yapımı "mavisakal" oldukça andreas kriegenburg etkileri taşıyor; özellikle ekspresyonist sahneleme anlamında.

ancak oturtamadığım bir nokta; kostüm, makyaj ve saç tasarımı o kadar ekspresyonist, siyah perdelerle çevrelenmiş ve bir kaç siyah podyum yerleştirilmiş sahne tasarımı bu kadar soyut ve sadece beyaz-kırmızı-mavi ışığa indirgenmiş ışık tasarımı bu kadar minimalken, neden oyunculuklar had safhada natüralistti?

oyuna dair başka çekincelerim de yok değil; bünyesinde müzik bölümü de barındıran bir üniversitenin tiyatro topluluğu sahnelediği oyunda neden toplama müzik kullanır da, müzik bölümünden bir öğrenciye özgün müzik besteletmeyi düşünmez; hatta neden canlı icra edilen müzik kullanmaz?

freymeyer'in "mavisakal"ının en önemli özelliği, sadece sahne ile sınırlı kalmayıp seyirci kısmını da oyuna katması, sahne kenarını ve ön sahneyi ustaca kullanması idi; özellikle oyunun hemen başlangıcındaki el fenerleri sahnesi ve heinrich blaubart'ın seyircilerin arasından çıkması etkileyiciydi.

ruhr üniversitesi'nin farklı bölümlerinde okuyan ve oyunculuk eğitim almamış olan sekiz oyuncu, bir ikisi hariç, genel olarak iyi bir performans sergilediler. özellikle iki başrolden birini oynayan selen kara çok başarılıydı. oyunu sürüklemesi gereken diğer başrol oyuncusu, mavisakal rolündeki brian skiba için ise aynı şeyleri söylemek mümkün değildi.

her ne kadar "mavisakal"ı çok çok iyi bulmasam da, studiobühne'nin bu oyunla istanbul dışında liege ve bratislava'da da üniversite tiyatroları şenliklerine katıldığını son bir not olarak belirtiyim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder