12 Şubat 2010 Cuma

çığrından çıkan çağdaş bir ayin

şiddetle euripides'in "bakhalar"ını "okumak" istiyorum.
evet, "bakhalar" şehir tiyatrolarında sahnelenmeye başlandı ve ben de geçtiğimiz günlerde o şoku yaşadım. harbiye muhsin ertuğrul'un yarısından çoğu boştu, arada kaçan olamadı çünkü oyun arasızdı, uzun da sürmedi, sadece 75 dakika.
çıkınca ilk düşüncem bu oyunun orjinali nasıldı da bu hale geldi oldu!

oyunu romanya'dan mihai maniutiu yönetiyor. koreografi, ışık ve sahne tasarımı ekibi de ona ait. oyuncular türk.
çok cesur, temperemanlı, görsel kalitesi çok çok yüksek, oldukça sarsıcı (hele de şehir tiyatroları seyircisini düşünürsek) bir uyarlama olmuş "bakhalar".
sahnede gerçekleşenler o kadar allak bullak edici, bakhalar, teresias ve dionisos o kadar yırtıcı ve delirmişler ki, sahne ile salon (sanki seyircileri bu vahşetten korumak istermiş gibi), sahneağzını bütünüyle kaplayan bir tel örgüyle ayrılmış; belki meksika'da bir varoşdayız, belki de bir favela'da. açlıktan veya aşkınlıktan birbirini yiyen insanları seyrediyoruz!

sahne tasarımı tek kelime ile heyecanverici. bu kadar yalın bir fikir, bu kadar mı etkileyici olur; günümüzün çok alelade bir malzemesiyle kadim tapınakların dokusu, rengi, atmosferi yakalanmış.
ışık tasarımı da öyle, giysi tasarımı da.
müzik kullanımı "ilginç", zaman zaman zorlayıcı.
keşke mikrofon olmasaymış diyeceğim ancak yorumun bir parçası, olmazsa olmazıydı, dolayısıyla mikrofondan salona yayılan tiz çığlıklara, bet seslere katlanması gerekiyor kulaklarımızın.
sırf bu yüzden ikinci kere gitmiyorum, yoksa çoktan bir kere daha seyretmiştim!

yönetmenin yorumundan ziyade şehir tiyatrolarının böyle bir sahnelemeyi kabul etmesindeki cesarete hayran olduğumu söylemeliyim.
ayrıca; "bakhalar" 21. yüzyılda sahnelenecekse ancak bu kadar özgürce uyarlanabilirdi. bu açıdan da hem yönetmeni, hem yaratıcı ekibini, hem de şehir tiyatroları oyuncularını takdirle karşılıyorum.

ancak bütün bu heyecanverici, adrenalinyükseltici artılarına rağmen, "bakhalar"da bir şeyler eksik!
nedir eksik olan derseniz, cevabını kolay veremem; eserin orjinalini bilmiyorum bir kere. belki şu olabilir: metin o kadar azaltılmış ki dramatik yapı kurulamıyor; sahnede sadece arka arkaya gelen, hepsi birbirinden çoşkulu görsel tablolar var. onlar da bir zaman sonra tekrara dönüşüyor, etkisini kaybediyorlar.

"bakhalar" pazar'a kadar harbiye muhsin ertuğrul'da. kaçırmayın, çünkü bir daha programa koyulmamasından korkuyorum.

1 yorum:

  1. keremciğim oyuna gittik, haber vermen sayesinde.. sağol.
    görmeye değer ve ist.da hele şehir tiyatrolarında seyretmeye alışıkolmadığımız bir oyundu.

    bizde bakhalar kitabı vardı, ben de senin gibi okumak isteyip arayıp bulamadım.
    bulunca sana da vereceğim eğer o vakte kadar okumamış isen.
    iyi haftalar, sevgiler.n.

    YanıtlaSil