25 Eylül 2009 Cuma

tıklımtıkış ekim

idans 03 : 10-31 ekim
filmekimi 08 : 17-25 ekim
akbankcaz 19 : 15-25 ekim
bachistanbulda 08 : 2-25 ekim

idans 03, daha öncekilere göre nicelik olarak azaltılmış, nitelik olarak arttırılmış, az ama öz bir programla, kendini özletmeden tekrar çıkıyor karşımızda:
02'ye mekansızlıktan gelemeyen rachid ouramdane, usta mathilde monnier, ivo dimchev, martine pisani, pina bausch ve merce cunningham filmleri, iki de henüz açıklanmamış sürpriz.
idans'ın blogunda konuk sanatçılarla özgün söyleşiler ve yazılar mevcut, takip etmek lazım.

filmekimi niteliği azaltmadan niceliği arttıranlardan; bu sene üç gün daha uzun, mekan olarak da emek'e yardımcı kuvvet gelmiş, ama istiklal’e pek bir uzak. filmlerin çoğu, bazısı hemen bazısı aylar sonra ama mutlaka, vizyona giriyor; dolayısıyla ucuz izlemek için çok da harap olmamak lazım.
vizyona girmesi sürpriz olabilecek beş romen yönetmenin ortak çalışması "amintiri din epoca de aur" (altın çağdan öyküler) ve her ne kadar galalarda gösterilse de sinema salonlarına uğramayacağını tahmin ettiğim son woody allen "whatever works" (kim kiminle nerede) ilk elde gitmek istediklerim.

akbankcaz'da vassilis tsabropoulos'un aya irini'de solo piyano vereceği resital kadar, yine aya irini'yi mekan tutan efsanevi terje rypdal ile ketil bjørnstad, yıllar sonra tekrar kentimize uğrayan doğaçlama piyanonun soyut kralı cecil taylor ve yıllarca jan garbarek'in grubunda harikalar yaratan kadın perküsyonist marilyn mazur konserleri kanımca öne çıkanlar.
avant-garde cazdan hoşlananlar eminim daha fazla seçenek bulacaklardır programda.

bachistanbul'da ise isimler müthiş ancak çoğu konserin mekanı maalesef "popo acıtan" rahatsız tahta sıralarıyla ve en küçük sesin çoğalarak gürültüye dönüştüğü akustiğiyle st.antuan kilisesi. doğrusu hiç hevesli değilim; ya en önce oturmak var, ya da hiç gitmemek.
st.antuan dışında; aydın esen aya irini'de, tanımadığım bir caz trio (thomas gabriel trio) sirkeci garı'nda, yine tanımadığım bir kemancı (laura vikman) sabancı müzesi'ndeki joseph beuys sergisinin içinde konser verecekler; hepsi kağıt üzerinde çok ilginç duruyor, umarım keyifli de geçerler.

ayrıca;
7 ekim’de alfred brendel boğaziçi üniversitesi’nde,
5 ekim’de amerika’ya ihraç ettiğimiz başarılı viyolonselcimiz efe baltacıgil ile iki arkadaşı süreyya operası’nda,
9 ekim’de aynı üçlü bu sefer beethoven’ın çetrefil konçertosunu çalmak üzere idso eşliğinde aya irini’de,
29 eylül–3 ekim arası küçük bir luis bunuel gösterisi (bunuel meksika’da) pera müzesi’nde,
1-11 ekim arası site sergisine eşlik edecek sarkis’in seçtiği filmler istanbul modern’de.

daha bitmedi:
tam tarihleri ve programı açıklanmamış olan pera fest (tahmini ekim sonu kasım başı gerçekleşecek).

vakti olan şanslı istanbullulara ne mutlu!

1 yorum:

  1. ekiliyoruz...

    ekim içinde içimize sanat, incelik, derinlik, güzellik... ekiliyor sanki.

    bu kadar sanat ile dolu bir ay, onlarla ilişki içinde olmayanları da bir şekilde etki altına alsa, çoğalsa...

    gidemeyecek olsam da birçoğuna, varlıklarının farkında olmam şehrin havasını değiştiriyor..

    YanıtlaSil