9 Mart 2009 Pazartesi

noterde masaya yatırılan türkiye

doğru-düzgün, küçük-büyük, donanımlı-deneysel sadece tiyatro sahnelenmek üzere inşa edilmiş herhangi bir tiyatro binası bulunmayan istanbul'umuzda, pera'nın yüksek tavanlı apartmanları geleneksel kalıplar dışında tiyatro yapan gruplara mekan oluyorlar. nejat eczacıbaşı'nın zamanında aya irini için "müzik festivallerinin doğal sponsoru" demesi gibi, pera'nın apartmanları da farklı işler yapan tiyatrocularımız için hazır oyun sergileme mekanları.
ve diğer şeyler topluluğu da galata'da bir apartman dairesinden bozma bir mekanda oyunlarını sahneliyor. bu sezonki oyunları "noter" geçtiğimiz mayıs'ta tiyatro festivali'nde prömiyer yaptı.

geceleri çalışan bir nöbetçi noter'deyiz; seyircilerin her biri noterde sıra bekleyen müşteriler. hatta noter mekanına girerken elinize bir sıra numarası tutuşturuluyor ve "şanslı" bir seyirci bir ara oyuna dahil oluyor. [bu akşam o şanslı seyirci tiyatro eleştirmeni üstün akmen'di, pek isabetli ve hoş bir tesadüf oldu!]
oyuna dahil olmanız için illa da sıra numaranızın okunması gerekmiyor, isterseniz elinizi kaldırıp uzaylı teyze'nin dağıttığı fotokopilerden alabiliyorsunuz ya da çaycı'dan çay, kahve, su isteyebiliyorsunuz.

yeşim özsoy gülan "noter" ile küçük bir türkiye kuruyor; sıradan-sessiz vatandaşı, işini bilir memuru, devlet gibi noteri, bıçkın mafyası, ezik çaycısı, hayalperest sekreteri, çılgın gençliği, sosyetik hanımefendisi ile türk halkının panoraması çiziliyor. hoş olansa, bu tipler sadece tip olarak bırakılmayıp her birinin arkaplanı dolduruluyor, kendi kişisel hikayesi anlatılıyor. bu sayede tipler karakterelere bürünüyor, kanlı canlı hale geliyorlar.
"noter", rembrandt'ın "anatomi dersi" tablosundan esinlenen afişinin de ifşa ettiği gibi, türkiye'yi masaya yatırıp yapısını, işleyişini, mantalitesini deşiyor.

"noter" galata büyük hendek sokak 21 numara'da nisan başına kadar pazartesi geceleri açık. noterde işiniz olmasını beklemeden bir uğrayın derim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder